Bilge Nur Yılmaz’ın solo projesi Tendertwin, ilk teklisi “Triangles”ı tüm dijital platformlarda müzikseverlerin beğenisine sundu.
Bilge Nur Yılmaz’ın İstanbul, Philadelphia ve Londra arasında var olan solo projesi Tendertwin, katmanlı vokal armonilere eşlik eden yaylılar ve synthesizer’lar ile chamber-folk ve avant-pop elementlerini göçebe bir incelikle şarkı ozanlığına işliyor. Bugünlerde Londra’da yaşayan Tendertwin, üç şehir üçgeninde yazıp kaydettiği ilk bağımsız teklisi “Triangles”ı yayınlamaya hazırlanıyor. Güncel çalışmaları arasında Erased Tapes etiketinin altındaki Londra bazlı vokal grup Shards ve Japon vokal sanatçı Hatis Noit ile London Contemporary Orchestra eşliğinde Southbank Centre’da sahneyi paylaştığı performans; ve yeni kurulan Isolation Choir’ın bir üyesi olarak alt-J’in Joe Newman’ı, Douglas Dare, Luke Howard, JFDR gibi isimlerle birlikte yer aldığı, tanık olduğumuz küresel pandeminin bir ürünü olarak gelişen “Inside I’ll Sing” parçası bulunuyor.
Türkiye’de lise öğrenimini tamamladıktan sonra üniversite için Philadelphia’ya, ardından Londra’ya yerleşen Tendertwin’in hikayeleri ilhamını yollardan alıyor. Masis Aram Gözbek şefliğindeki Boğaziçi Gençlik Korosu’nun ilk üyelerinden biri olarak geçirdigi aktif koro yılları ve TEVİTÖL Güher-Süher Pekinel Müzik Bölümü eğitiminin eşlik ettiği lise yıllarında başlayan gezginlik, 17 yaşında sokak müzisyeni olarak atıldığı otostoplu yurt içi ve Avrupa seyahatlerine dayanıyor. Bir not defterinin takibinde birbirine örülen işitsel anılar ve hikayeler, bir enstrüman olarak insan sesiyle buluşuyor. Büyüdüğü müzik harmanını bu hikaye anlatıcılığıyla birleştiren yaratım, metaforik sahnelerden kendine notlara uzanan içgözlemsel bir alan yaratıyor. Sınırların ve kutuların ötesinde, oradan oraya, Tendertwin belli bir nostaljinin eksik hayal ürünlerini inceliyor.
“Triangles” beklenmeyen sayısız aşk hikayesine gönderme yapmakla birlikte, benliğin üç veya daha fazla alanda yer kaplamasını işliyor. Coğrafik insan ilişkileri, mesafe, hareket, keşif, ve alışkanlık temalarını kullanan parçanın öznesi, hikayenin tüm karakterleriyle, fakat en çok da kendisiyle konuşuyor. Tekrar edilen hataların getirdiği hayal kırıklığı belli başlı bir Sisifos sendromunu andırıyor: “So you prefer to love, to be loved / To carry the same stone, over the same hill”