Loki – Kötülüğün Oyunbaz Tanrısı

"Bir Joanne M. Harris kitabı olan İthaki Yayınları tarafından yayımlanan Loki’nin Müjdesi kitabı artık iyice tanıdığı olduğumuz fantastik dünyanın en önemli kötüsünü bizimle daha yakından tanıştırıyor."

0

“Anti Kahramanları” ayrıca çok sevdiğimi birçok yerde belirttim. İyiliğin rehavetine kapılmamızı engelleyen, bu anlamda anlatılan hikayeyi diri tutan, dolayısıyla okuyanı veya dinleyeni de diri tutup, dikkat kesilmesini sağlayan çokça meziyetleri vardır anti kahramanların. Yani kötülerin. Özellikle fantastik dünyada örnek verebileceğim birçok anti kahraman var: Lord Voldemort; Harry Potter dünyasından tanırız kendisini. Yüzüklerin Efendisi’nin dolayısıyla Orta Dünya’nın kötüsü Sauron. İskandinav mitolojisinin kötülük tanrısı Loki Laufeyjarson, yani kısaca Loki.

Kaosun İçinden Gelen

Bir Joanne M. Harris kitabı olan İthaki Yayınları tarafından yayımlanan Loki’nin Müjdesi kitabı artık iyice tanıdığı olduğumuz fantastik dünyanın en önemli kötüsünü bizimle daha yakından tanıştırıyor. Loki, İskandinav tanrılarına savaş açmış Marvel sinematik evreninin en önemli kötü karakteri olmasının yanı sıra fantastik dünyada kendisini en içtenlikle ortaya koyan kötü karakterlerden de biri aynı zamanda. Çok seveni yok. Hatta hiç. Bundan dolayı onun etkileyici tarafı kötü olmasından ziyade kaosun içinden çıkıp geliyor olması ve dolayısıyla kaosu çok iyi yönetiyor olmasından kaynaklanıyor. Yarattığı kaosların etkisinin hazzı çok az kötü karakterde var. Kötülükten gelen hazzın etkisi hiçbir şeye benzemediğinden Loki’nin Müjdesi ilk olarak bu noktadan avucuna alıyor içinde bulunduğu fantastik evreni. Ve tabii ki biz okuyucuları da…

Nam-ı Diğer Oyunbaz, Akyıldız, Çılgın Ateş, Dışlanmış

Loki kendisini bu kelimelerle tanımlıyor. Kendisini anlatırken en basit yollardan yürümeyi tercih etmesi odaktan kaymamamızı sağlıyor. Bu yüzden onu anlamakta hiç zorlanmıyoruz. Hatta kendisini ve kendisi gibi dışlanmış olanları tanıtmadan önce nam-ı diğer popüler kesimi tanıtmakta, onları bize anlatmakta hiçbir sakınca görmüyor. Aesir’in lideri, herkesin babası Odin, onun karısı Frigg, Loki’nin en büyük düşmanı olmasına rağmen bir zamanlar kardeş gibi birlikte büyüdüğü Thor ilk nefeste sayabileceğimiz karakterler. Bir de Loki gibi dışlanmışlar var, kaosu yaratıp bundan beslenenler de diyebiliriz. Her biri yaratılmış olan bu sistem içerisinde bir şekilde kaybetmiş ve kaybedecek bir şeyleri de kalmamış olan karakterler. Özgürler. Ve onların özgürlükleri sınırsız kötülük anlamına gelmekte.

Loki hikayesini anlatmaya başlamasından itibaren bizi yanına çekmek için hiç uğraşmıyor. Yarattığı kaosların haklılık derecesini ortaya koymak ile ilgili hiçbir derdi yok çünkü. Ta en baştan itibaren anlatıyor başına ne geldiyse fakat kimin ona ne yaptığıyla hiç ilgilenmiyor. Tüm bu süreçler sonucunda kötü olmaktan dolayı mutlu biri o. Tam anlamıyla bir İskandinav soğukkanlısı. Işık, Gölge, Gün Batımı, ve Alacakaranlık başlıklarıyla dört bölüme ayrılan kitapta Loki daha ilk paragraflarda içinde yaşadığı evrenin düzeninin oluşumunu anlatırken ne kadar soğukkanlı bir karakter olduğunu ortaya koyuyor.

“(…) hayat orada, Aşağı Dünya’nın ateşlerinin Yukarı Dünya’nın buzunu deldiği yerde başladı. Ondan önce Orta Dünyalar diye bir şey yoktu. Tanrılar, Ahali, vahşi yaşam da. O zamanlar yalnızca saf ve bozulmamış halleriyle Düzen ve Kaos vardı.

Fakat Düzen de Kaos da pek yaşanılır değildir. Kusursuz düzen hareketsizdir; donuk, değişmez ve sterildir. Mutlak Kaos kontrolsüzdür; dengesiz ve yıkıcıdır. İkisinin ortası –esasen ılık su- donmuş Yaban Diyar’ın ve buzun altında patlayan volkanların arasında başka tür bir yaşamın ortaya çıkması için mükemmel çevreyi yaratmıştır:”

Loki, ikinci bölüm Gölge’ye gelene kadar 10 ders başlıkları ile sıraladığı bölümler boyunca “güvenme” diyor sadece. Kötü olana, -yani kendisine- nasıl güvenilmeyeceği konusundaki bu dersler boyunca Loki’nin oluşumuna, gelişimine şahitlik ediyoruz. Her bir ders bir tür hayat dersi sanki; manifesto. Sadece Işık bölümü için değil tüm bölümler için geçerli bir durum bu gerçi. Loki kendisini anlatırken veya etrafında olup bitenleri bir an için bile gerçeklikten sapmayan bir karakter, son derece oyunbaz biri olsa da. Bu yüzden kendisiyle veya içinde bulunduğu evrenle ilgili söylediği her söz bir müjde niteliğinde. Kitabı okurken bu kadar dürüst olmasa mıydı acaba, biraz gizemli tarafları olsaydı ve biz keşfetseydik onu demeden edemiyorsunuz aslında. Çünkü Loki en karanlık yanlarını bile en dip köşelerine kadar aydınlatmak isteyen kötülerden.

Loki, GünBatımı ve Alacakaranlık bölümlerinde de netliğine ve açıklığına devam ediyor. Bu bölümlerle beraber artık yadırgamamaya başlıyoruz. Loki, Orta Dünya’nın en net, en kendine güvenen, aklını geçmişte olanların ders çıkarımları ve gelecekte olacak olanları tasarlayabilme öngörüsüyle kullanabilme yeteneğine sahip kötüsü. Bir acaba daha ortaya çıkıyor kitap tamamen bittiğinde: Acaba kitabın anlatıcısı Loki değil de yazar mı olsaydı? Çünkü böyle olsaydı bu ekstra bir gizem unsuru olacaktı hikayesi böyle olan (kendinin oluşum sürecini anlatan bir anti kahraman düşünüldüğünde) fantastik eser için.

Ayrıntılar

Tanrılar tanrıları hep yemiştir. Buna aynı geminin içinde olanların birbirlerini yemesi de diyebiliriz. Loki’nin Müjdesi için şunu rahatlıkla söyleyebilirim aslında bu dünyayı bize; yani fantastik dünyayı, orta dünyayı, bu dünyaların düzeninin ve kaosunun oluşumunu çok güzel anlatıyor. Yukarıda da belirttiğim gibi anlatıcı unsurundan mütevelli bunu gayet derli toplu bir vaziyette yapıyor sadece. Fantastik dünyanın özelliğine uygun olarak biraz daha dağıtabilir, okuyanı hiç ummadığı yerlere dağıtabilirdi. Fakat bu Loki’yi değerli bir kötü olmaktan alı koymuyor nihayetinde. Orta Dünya’nın fantastik öğeleri gayet güçlü şekilde kullanılmış bir kitap okuyoruz Loki’nin Müjdesi’ni bitirdiğimizde.

Kitabın Yayın Sorumlusu, İthaki Yayınları Fantastik – Bilim Kurgu serisi kitaplarından tanıdığımız Alican Saygı Ortanca. Ortanca, yayın sorumlusu olduğu bu türü son yıllarda iyice yukarılara taşıyarak birbirinden değerli kitapları biz okuyucularla buluşturdu. Yayıma hazırlayan Ömer Ezer, düzelti Emirhan Burak Aydın ve çok beğendiğimiz kapak tasarımlarının sorumlusu Hamdi Akçay, İthaki Yayınları Kurgu Dışı kitapları ekibinin ismine aşina olduğumuz kişileri.

Kitap çevirisi Cihan Karamancı’ya emanet edilmiş. İthaki’nin birçok kitabının altında çeviri imzası bulunan Karamancı iyi ki bu kitapta da karşımıza çıktı. Fantastik kitaplar adına temiz çeviri bulmanın zor olduğu bir yayın dünyamız var çünkü.

Loki’nin Müjdesi’ni okuyun. Loki ile tanışın. Seveceksiniz. Çünkü etkileyici, büyüleyen, sizi kendi evrenine çekmekte hiçbir sıkıntı çekmeyen , bunu yapmakta da hiçbir mahsur görmeyen bir anti kahraman o.

YazarJoanne M. Harris
ÇevirmenCihan Karamancı
Yayıneviİthaki Yayınları
Yayın TarihiŞubat 2020
TürüFantastik
Sayfa Sayısı320
Önceki İçerikAltyazı Sinema Dergisi’nin Kasım-Aralık sayısı çıktı
Sonraki İçerikKore’nin pop ikonu BTS’in başı bu aralar fena halde dertte!
Abone Olun
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments