Teknoljik gelişimeler ışığında geçmişte çekilmiş kimi filmler görüntü, renk kalitesi bakımından günümüz standartlarının altında kaldığından, bazen yeni bulunmuş teknolojilerin denenmesi, bazen de yönetmenlerin hevesi yüzünden çoğu film yeniden çekiliyor.
Bir filmi oluşturan elementlerin veya günümüz örneklemiyle filmin DNA yazılımının diyelim; yeniden çekim yapıldığında karşılığının bulunmaması, analiz edilmeden yeniden oluşturulması çoğu zaman bu filmleri IMDB’de de 4-5 puandan öteye götüremiyor.
Çok nadiren de olsa geçmişteki teknolojik yetersizlikler yüzünden günümüzde çok karikatürize kalmış Bilimkurgu filmler, güncel versiyonlarında bazen iyi işler başarıyor. Örneğin 1990 yapımı Arnold Schwazenegger’lı TOTAL RECALL ile en az orijinali kadar başarılı 2012 yapımı Collin Farrell’li TOTAL RECALL. Her ikisini izlerken ayrı ayrı tat alıyorsunuz. Fakat başarıya ulaşan filmler bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar sınırlı.
Konusu, oyuncuları, oyunculukları, atmosferi ve daha birçok unsuru birleşerek neredeyse kusursuz bir organik yapıyla bir araya gelmiş filmlerin yeniden uyarlanmasını ben çok tehlikeli ve riskli buluyorum. Çünkü yeniden çekilmiş ya da uyarlama filmleri şöyle hayal ediyorum; Balkabağından yapılmış harika bir pasta yiyorsunuz, yıllar geçse de kokusu ve tadı ağzınızda kalıyor. Sonra birisi ben de bu pastayı yeniden yaparım diyor. Ağzınızda kalansa kabak tadı oluyor. Neden? Tüm elementler değişmiş, zaman değişmiş siz ise analiz yapmadan, neyi neyin yerine getirebilirim diye değerlendirmeden filmi yeniden yapıyorsunuz. Sonuçları ise IMDB puanları şeklinde karşılığını gösteriyor. Ne diyelim: asıllarını yaşatmaya devam ediyor.
SUSPIRIA
Yönetmen Dario Argento tarafından ağır sembolizm ögeleri ile yapılmış, 1977 yılında Türkiye’de gösterime girdiğinde sinema salonları tarafından seyircilerin sigortalandığı korku efsanesi filmdir. Günümüzün korku algısıyla izlemek yerine filmi renk-müzik kompozisyonu ve sembolizm akımıyla değerlendirmek gerekir.
2018 yılında ise yönetmen Luca Guadagnino tarafından yeniden çekilir. Radiohead müziklerini yapmış, Tilda Swinton oynamış olsa da orjinali ile bütünsel olarak konusundan dahi bağımsız kalarak yeniden çekim kategorisinde başarıya ulaşamıyor. Filmin adı başka olsa ve Suspiria’dan esinlenilmiştir denilse belki bizim başka değerlendirmemize olanak sağlayacaktı. Güncel versiyonu başka bir film olarak düşünüp izlediğimde bu filmi daha çok sevmiş olsam da orijinali ile neredeyse esinlenme düzeyine indirgenmiş halinde orijinalini izlemek doğru olacaktır.
DAS EXPERIMENT
2001 yapımı Moritz Bleibtreu’nun efsanevi performansı, filmin atmosferi ve gerçekçiliği ile birebir kendinizi deneyin bir parçası hissetmenizi sağlayan film, 2010 yılında yeniden çekildiğinde o dönemler Piyanist ile ortalığı kasıp kavuran Adrien Brody bile filmi kurtarmaya yetmiyor.
SHUTTER / RESİMDEKİ HAYALET
Sıradaki filmimiz Shutter–Resimdeki Hayalet aslında durağan bir yapısı olmasında rağmen filmde gösterilen kareler ile insanların bilinçaltına işleyen 2004 Tayland yapımı film gene Hollywood yapımcılarının markajına girmeyi başarıyor. 2008 yılında bu kez Japon bir yönetmene teslim edilerek çekiliyor ve 5,3 puanda kalıyor. Bana sorarsanız 2008 yapımı filmde psikolojik o kareler daha güçlü ama diğer unsurları da değerlendirdiğimizde daha başarılı bir korku filmi izliyoruz. İşlediğiniz suç ya da günahları bir ömür sırtınızda yük olarak taşıyorsunuz diye bizi sakin sakin korkutuyor.
MY SASSY GIRL / HIRÇIN SEVGİLİM
Romantik Komedi filmlerinin efsanesi, 2001 Güney Kore yapımı Hırçın Sevgilim, dünyada çok sevilmesinin ardından Hollywood yapımcılarının iştahını kabartır. 2008 yılında yeniden çekilse de 6,3 puandan öteye geçemez. Bu arada filmi izlemeyenler ve türü sevenler için fazla zaman kaybetmeden orijinalini izlemelerini tavsiye ederim.
RINGU / HALKA
2002 yapımı olan Rings ya da nam-ı diğer HALKA, Türkiye’de sinemalarda gösterime girdiğinde insanların günlerce evde yalnız kalamamasına sebep olan korku filmidir. Bizler bu Amerikan yapımı filmi çok sevsek de orijinalinin 1998 yapımı Japon filmi olan RINGU olduğunu söyleyelim.
OLDBOY / İHTİYAR DELİKANLI
İntikam Filmleri Kuşağı gibi serileri başlatan, konusu ve bizleri ters köşe yapmasıyla bilinen o meşhur Güney Kore 2003 yapımı OLDBOY maalesef 2013 yılında yeniden çekildi. 30 Milyon dolar bütçe ile çekilen film ilk hafta yalnızda 885 bin dolar hasılat yaptı. Bölgesel ve dünya çapında toplam 7,3 Milyon dolar hasılat yaparak aramızdan 22 Milyon dolar zararla ayrıldı.
DIRTY DANCING
Bu kez karşımızda Patrick Swayze ve Jennifer Grey’in başrollerinde oynadığı efsanevi dans filmi Dirty Dancing var. 2017 yılında yeniden çekilen film 3,1 puanda kalıyor. Ne kadar zarar ettikleri ise henüz açıklanmamış.
EL SECRETO DE SUS OJOS
İspanyol-Arjantin 2009 yapımı ve gizemli filmler konusunda mutlaka izlenmesi gereken filmler listesine giren bu harika polisiye film dünyada da dikkatleri üzerine çeker. Yabancı Dilde Çekilmiş En İyi film ödülünü Academy Award’dan alır. Fakat 2015 yılında üstelik Julia Roberts ve Nicole Kidman ile yeniden çekilir. Olur mu, olmaz. Orijinal film ise 2016 yılında BBC’nin 21.yy’da çekilmiş en iyi 100 film listesine girer.
Hepimizin çok bildiği Al Pacino’dan izlediğimiz 1983 yapımı SCARFACE’in orijinalinin 1932 yılında çekildiğini biliyor muydunuz? 2020 yılında yönetmen koltuğunda Luca Guadagnino, senaryoda ise Joel ve Ethan Coen Kardeşler Scarface’i yeniden çekeceklerini açıkladılar. Merakla bekliyoruz.