Evanescence denildiği zaman akıllara hemen Bring Me To Life’lar, My Immortal’lar ve Everybody’s Fool’lar gibi klasikleşen şarkılar geliyor. 2000’lerin başında kasıp kavuran ilk albümleri “Fallen” albümü için çok şey yazıldı çizildi. Evanescence denildiği zaman akıllara hemen Bring Me To Life’lar, My Immortal’lar ve Everybody’s Fool’lar gibi klasikleşen şarkılar geliyor. 2000’lerin başında kasıp kavuran ilk albümleri “Fallen” albümü için çok şey yazıldı çizildi. Şimdi grup üyelerinin tarihçesinden ve müzik kariyerlerinin hakkında derin bir yazı içerisine girmiyorum. Evanescence’ın sıkı takipçileri hemen hemen her şeyin takipçisi olduğu için önceliğimi geçtiğimiz hafta Cuma akşamı Volkswagen Arena’da verdikleri İstanbul konserleri hakkında gelin neler olmuş anlatayım…
Konser haberi ilk açıklandığında nasıl sevinmiştim en iyi kendim biliyorum. 2012 yılında GoldFest kapsamında İstanbul’a geldiklerinde o yıllarda İzmir’de yaşadığım için gidememiştim ve konserde neler olup bitmiş sadece YouTube’tan konser videolarına bakınmakla yetinmiştim. Bu yıl birçok güzel konserler gerçekleşti, bunlardan en önemlisi kesinlikle Evanescence konseriydi şüphesiz. Konser gününe kadar kendimi şarkılarla motive etmeye çalışsam da birçok şey sürpriz olsun diye spoiler yememek adına canlı video kayıtlarına bakmamaya çalıştım. İlk gittiğim Evanescence konseri olduğu için her şey sürpriz olsun istedim.
Konser günü geldiğinde akşam ofisten çıkıp koşa koşa otobüsün yolunu tuttum. Gerçi hoş ne kadar otobüsü kaçırmış olsam da alışkın olduğum için bir yarım saat bekleme sürecine koyuldum. Tek vesait gideceğim için rahattım ama tam tamına 2 saat trafikte kaldığım için konsere geç kalacağım diye içim içimi yemişti. Sinir stres ile alana vardığımda saat sanırım 20:30 sularıydı. Konser alanına girdiğimde Golden Circle (sahne önü) olduğu alanın arkaları çoğunlukla boştu. Maksimum bir 500-1000 kişi arası olmalıydı Golden Circle için kanımca. Tribünler daha fazlaydı sahne önüne göre ama ben Golden Circle olup konseri en arkadan izlemeye çalıştım. Şunu anladım ki ben artık yaşlanmışım. Eskiden konserlere gittiğimde sahne önüne geçmek için insan ezip geçerdim, şimdi ise o çekilmez kalabalığa girmeyi hiç istemedim. Bundan sonra konserler benim için ya oturmalı ya da en arkalar tercihimdir. Sahne önü istemez, haha. Alana girdiğimde konseri İzmir’den çok sevdiğim arkadaşım Batu ile izleyecektik. Kendisi de benim gibi düşündüğü için konseri arkadan izledik. En çok arkalarda eğlendik bu arada, kesin bilgi!
Evanescence konseri öncesi Amerikalı Rock grubu Veridia sahnedeydi. Hem sahnelerine şahit oldum, hem de şarkılarını acayip sevdim. Sahne performanslarına hayran kaldım ki, kendilerini izlerken asla sıkılmadım. Bir de şöyle bir olay var; bir grup ülkemize geliyorsa konser vermeye mutlaka bir ön grup olacak. Olmazsa o konser olamıyor. Ben bu durumdan her ne kadar sıkılsam da Veridia o ön yargımı o akşam yıkmış oldu. İyi eğlendim, grubu da mutlaka takibe alın, şarkıları nefis.
Evanescence üyeleri sahneye çıktıklarında çığlıklar ardı ardına artmıştı. Ben epey heyecanlıydım neredeyse kalbim yerinden çıkacaktı, düşünün siz nasıl hissettiniz konserde? Evanescence birçok sevilen şarkılarıyla Volkswagen Arena sahnesinde izleyicilerine harika saatler yaşattı. Bu durumdan epey memnun kaldım, konserde bol bol eğlendim, kafamı salladım ve özetle: coştum! Evanescence’ın o kemik kitlesine o akşam şahit oldum. Hatta öyle bir şey ki, yanılmıyorsam İran’dan gelen bile vardı sırf konseri izlemek için. Bu bayağı güzel bir detay. Sevdiğin bir grubu görmek için uzun yollardan kalkıp geliyorsun. Bundan daha güzeli ne olabilir ki?
Konser bana göre sanırım bir saat sürdü. 21:30 ila 21:45 arası bir süreçte sahneye çıktılar. 23:00’ü gösteriyordu tam alandan ayrıldığımızda. Su gibi geçti konser özetle bunu söyleyebilirim. Bu arada biletleri tükenen konserde 6 bin 200 kişi izledi. Konserde Made of Stone, Lithium ve Call Me When You’re Sober gibi efsaneleşen şarkıları çalan Evanescence konserinden mutlu bir şekilde ayrıldım. Yine gelseler yine giderim. Yeniden görüşmek dileğiyle.
Buket Kalkan