Buluntu Türünün Teknolojide Vardığı Son Nokta: “Missing”

Stage 6 Films yapımcılığında çekilen Missing, Türkiye’de gösterime girdiği adıyla Kayıp filminin yönetmen koltuğunu Searching (2018) ve Run (2020) filmlerinin editörlüğünde birlikte çalışan Nicholas D. Johnson ile Will Merrick paylaşıyorlar. Senaryosu da Johnson ile Merrick tarafından kaleme alınan filmin hikâye ayağında ise Sev Ohanian ile Annesh Chaganty yer alıyor. Görüntü yönetmenliğini Steven Holleran’ın üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda ise Tim Griffin, Ava Zaria Lee, Nia Long, Storm Reid, Ken Leung, Amy Landecker, Megan Suri, Lisa Yamada, Michael Segovia, Daniel Henney, Joaquim de Almeida, Lauren B. Mosley gibi isimler bulunuyor.

Filmin konusunu annesinin erkek arkadaşıyla birlikte çıktığı yurt dışı tatilinde kaybolması ve yetkililerin arama çalışmalarında yetersiz kalması sonrası annesinin izini çevrimiçi bir şekilde süren genç June’un arayışı oluşturuyor. Annesinin, erkek arkadaşıyla çıktığı Kolombiya tatilinde kaybolmasıyla June’un aradığı cevaplar uluslararası bürokrasiyle gizlenir. Los Angeles’ta binlerce kilometre uzakta sıkışıp kalmışken June çok geç olmadan annesini bulmak için dahiyane bir şekilde son teknolojiyi kullanır. Ancak June daha derine indikçe, yaptığı dijital dedektiflik aradığı cevap yerine daha çok sorunun ortaya çıkmasına neden olacaktır.

Yeni bir found footage yani buluntu film tekniği olan ve izleyicileri tam bir röntgenciye dönüştüren ancak bu röntgencilik üzerinden özdeşleşim ve inandırıcılığı fazlasıyla sağlamış olan Unfriended (2014), Searching (2018), Profile (2018), Unfriended: Dark Web (2018) gibi filmlerin hepsinin yapımcılığını üstlenen, bazılarının ise yönetmen koltuğuna oturmuş olan Timur Bekmambetov, bu filmin de yapım ayağında kendini gösteriyor. Tamamı karakterlerden birinin bilgisayar ekranı veya benzer dijital cihazlarının üzerinden ilerleyen bu film tekniği ile, çoğu zaman o dijital cihazı siz karıştırıyormuşsunuz hissi uyandırarak tamamen gerçekçiliğe kaymanızı mümkün kılıyor. Teknolojinin farkında olduğumuz, bazen ise farkında olmadığımız, unsurları kullanılarak ilerleyen bu filmlerde, gerilim dozu da özdeşleşim nedeniyle oldukça yükseliyor.

Missing yani Kayıp, yönetmenlerinin daha önce editör olarak çalıştıkları Searching (2018) filmine göndermeler yapması ile de iki filmi birbirine bağlamayı ihmal etmiyor. Bu eksende çekilmiş olan diğer filmlerde olduğu gibi oyuncuların performanslarının oldukça inandırıcı ve gerçekçi olduğu film, gerilim ile polisiye arasında gidip gelerek ipuçlarından sizin de olayları çözmeniz için çaba sarf etmenize olanak tanıyor. Günden güne gelişen teknolojilerin de bir göstergesi olarak, 2018’deki filmden dört yıl sonra vizyona giren bu versiyonda ise daha çok ekran, yani daha çok mecra, kullanılıyor. Bu da ilerleyen yıllar için bizlere teknolojinin ayak izlerini takip etmek için bir dokümanter yapım niteliği taşıdığı anlamına geliyor.

Sonuç olarak Missing; daha önce bu türde yapılan bahsi geçen filmleri izleyip sevdiyseniz oldukça beğeneceğiniz; diğerlerine göre temposu biraz daha yüksek olan başarılı bir yapım. Gösterimdeyken kaçırmamanız şiddetle önerilir…