Berka Beste Kopuz’dan komşu köşkün izinde bellek yolculuğu

Berka Beste Kopuz'un kişisel sergisi "Toprak Biriktirir Geçmişi II", çocukluğundan beri yaşadığı evin yanındaki köşkün hikâyesini arşiv, çizim ve tanıklıklarla yeniden canlandırıyor.

0

Berka Beste Kopuz’un “Toprak Biriktirir Geçmişi II” adlı kişisel sergisi, 30 Kasım tarihine dek Merdiven Art Space’te izleyiciyle buluşuyor. Sanatçının küçüklüğünden bu yana yaşadığı Acıbadem Mahallesi’ndeki kendi evine komşu sınır olan bir âtıl köşk serginin ana konusunu kurguluyor.

Kopuz’un köşkün geçmişinin merakıyla 2019 yılında başlayan araştırması “Ben nerede yaşıyorum?” sorusuyla uzun soluklu arşiv ve üretim sürecine evriliyor. Çizimleri ve öznel anlatım biçimiyle kimlik, bellek ve mekân ekseninde çevresindeki unutulmuş yerlere ve bireylere yoğunlaşan sanatçı, geçmişin izini sürerek; tanıklıklara, belgelenmiş izler olan arşivlere ve hafıza mekânlarına odaklanıyor. Araştırmanın temeline oturan, sanatçının peyderpey hazırladığı özel bir defterden yola çıkarak kurgulanan bütün sergi bu harabe olan, kimsenin farkında dahi olmadığı av köşkünün temellerinden yükseliyor.

Berka Beste Kopuz’un sanatsal pratiği, geçmişin bellek kırıntılarında saklı kalmış hikâyeleri açığa çıkarırken, mekânın içsel ritmini de duyma cesareti gösteriyor. Yüzeyde kalmış anlatılardan ziyade derinlere inmeyi, tarihin tozlu raflarında kalmış unutulmuş bir yapının kökleri ile bir bağ kurmayı öneriyor.

Melike Bayık’ın sergi metninden alıntı: “Toprak Biriktirir Geçmişi”, zamanın mekânla, hatırlamanın unutmayla olan ilişkisini derinlemesine sorgular. Toprağın derinlerinde saklı kalan sesleri dinleyen Kopuz, betonun soğuk yüzeyinde yankılanan anıları yakalamaya çalışır. Bu sergi, sadece bir tarih araştırması, unutulmuş bir av köşküne bakış değil, aynı zamanda geçmişle yeniden bağ kurma çabasıdır. Kopuz, her bir eseriyle, izleyiciyi hatırlamanın zorluğuna ve unutmanın kaçınılmazlığına tanıklık etmeye çağırır. Zamanında bahçesinde beyaz leylaklarla anılan bir av köşkü, toprağın içinde yok olurken, romans dolu bir tasvir ile kalıcı malzemelerin anlatısına kapılarak varlığını ispat eder. Mekân ve zaman arasında asılı kalan anılar, metruk bir av köşkü üzerinden Acıbadem’in bilinmez hikayelerinin de kapılarını aralar.”

A: Fındıklı, Murat Han, Meclis-i Mebusan Cd. No: 31 KAT: 1, 34434 Beyoğlu/İstanbul
T: +90 (212) 244 84 44
W: www.merdivenartspace.com

Berka Beste Kopuz (d.1995, Bursa) Lisans eğitimini 2017 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünde tamamladı. Multidisipliner tarzda üretim yapan sanatçı, çalışmalarında kent tarihi, mekânın hafızası ve arşivsel çalışmalar yürüterek yer ile kurulan katmansal ilişkiler ağı üzerine eğilmektedir. Çoğunlukla kent tarihi ve arşivsel belgelere dayanarak başladığı araştırma süreçlerinde, mekânın hafızasını önemseyerek pratiğine katar. Kentlerin en önemli özelliklerinden birisinin tamamen yok edilememesi ve her durumda geçmişinden izler barındırması olduğuna inanan sanatçı; üretimlerinde kentteki bu izleri aramakta, geçmiş-şimdi-gelecek zaman dilimleri arasında hatırlama ve unutma pratiği üzerinden çalışmalarını şekillendirmektedir.

Çalışmaları; Mamut Art Project 2017, BASE 2017, CAPTCHA Design Festival, Mixer, Anna Laudel Galeri, Kasa Galeri gibi hem yurtiçi hem de yurtdışında çeşitli mekanlarda sergilendi. 2019 yılında “Kazıklıköy” isimli ilk kişisel sergisini açtı. 2020 yılında İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi, 2022 yılında İstanbul Bienali Çalışma ve Araştırma Programına dahil oldu. Ayrıca sanatçı ikilisi olarak da yaptığı üretimleri “Batarken Güneş Ardından Tepelerin” isimli du-solo sergisi 2024 yılında Kasa Galeri’de açıldı. İstanbul’da yaşayan sanatçı, Hacettepe Güzel Sanatlar Enstitüsü resim bölümünde yüksek lisans eğitimine devam etmektedir.

Önceki İçerikJane Austen’ın yarım kalan romanı: Sanditon
Abone Olun
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments