Kabul edelim ki;
Gün geçtikçe hoşgörümüzü ve buna bağlı olarak cesaretimizi kaybediyoruz.
Gün geçtikçe kapanıyoruz içimize, kapandıkça da farklılıklarımızı gizlemek, yok saymak, saydırılmak zorunda bırakılıyoruz.
Mesela benim dönemim radyo programlarının belki en kültü Kaybedenler Kulübü gibi bir program şimdi yapılamıyorsa,
Gemiler’in klibi gibi bir klip çekilemiyor, ya da cesurca klipler çekebilen Cem Adrian’a yayın yasakları konuluyorsa,
Siyasi şarkılar örneğin Murder King kafadan yayın yasaklı olabiliyorsa,
Zamanın cesur grupları bile adı geçmişin hatırına alternatif rock olarak anılsa bile arabeskten hallice parçalara dönüp örneğin Zakkum kliplerinde bile artık efendi efendi takılıyorsa…
Gitgide cesur işler yerini sıradan işlere bırakmışsa bir toplum yaratıcılığını, farklılığını, renklerini, hoşgörüsünü kaybediyor demektir ki bu topluma şiddet olarak yansır…. Yansıyor da zaten!
Ve tek renk siyah kalana kadar pes etmeyeceklere karşı farklılıklarımızla cesur işlerimizle meydan okumaktan başka çaremiz yok ve tabii onların en büyük düşmanı hoşgörümüzü de elden bırakmadan…
Kimsenin kendisini saklamak zorunda bırakılmadığı bir toplumda yaşamak istiyorum çok mu?
Zakkum’un ilk klibi de hediyesi olsun yazımın, bu hallerini bilmeyip o rakı masalı duygusal şarkıları ile grubu tanıyan o kadar çok ki…
Sistemsel olarak unutturuluyor, cesur işler sindiriliyor!…
Dipsel ek not:
Aklıma geldi mesela geçmiş dönem hepimizin taptığı Bad’lik Amiri’ni Kargo şimdi bu zamanda olsa albümlerinde yer verir miydi, onlar istese prodüktörden onay çıkar mıydı?
Falan falan….
Öyle işte…
Yazacak, söyleyecek çok şey var da…
Anlayan anladı zaten…
Beyza Cumbul