Bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2024’ün bu son MüziKoridor yazısında, geride kalan yılı çokça yapıldığı gibi “en iyi” listeleriyle değil; müzik dünyasında yaşanan olayların ortak noktalarını sorgulayan bir perspektifle ele almak istiyorum. Yazım; konser salonlarından sahne arkalarına, organizasyonlardan izleyici davranışlarına kadar pek çok konuya değindiğimiz kolektif bir çağrı olma amacı taşıyor. İşte 2024’ün dikkat çeken olaylarından bazıları ve bize anlattıkları:
Sahneler: Müzisyenin Mabedi mi, Tehlike Alanı mı?
Dünyanın çeşitli yerlerinde konserler ihtişamıyla yankı uyandırırken, Türkiye sahnelerinde sanatçıların can güvenliğinin tehdit altında olduğuna tanık olduk. 2024 yılının en çarpıcı olaylarından biri, Türkiye Rock Müzik tarihinin en değerli gruplarından Kesmeşeker’in kurucusu ve solisti Cenk Taner’in sahnede bir saldırıya uğramış olmasıydı. Grubun bas gitaristi Demirhan Baylan’ın, sosyal medya X hesabından paylaştığına göre bir kadın seyircinin fiziksel ve sözel saldırısı sonucunda performans rezil edilmiş, mekân yetkilileri ise yeterince müdahale edememişti.
Bu durum, şu acı gerçeği tekrar gözler önüne seriyor: Sahne, sanatçının mabedi olmaktan çıkmış durumda. Mekân işletmecilerinin müzik sevgisinden uzak, tamamen ticarileşmiş yaklaşımları ve izleyicinin de sanatçılara gereken desteği vermemesi, bu ortamı daha da kötüleştiriyor.
Organizasyon Krizleri: Konser Serilerinden Habersiz Sanatçılar
2024 yılında organizasyonlarla ilgili başka bir vahim olay daha öne çıktı. Bazı müzisyenlerin haberi olmadan konser serileri organize edildiği ortaya çıktı. Müzisyenlerin sahneye çıkacağı mekanlar, menajerler ya da organizatörler tarafından onaylanmıyor, söz konusu konserler sanatçılardan bağımsız bir şekilde ilan ediliyordu. Bu amatörce yaklaşımlar hem sanatçıların hem de izleyicilerin güvenini zedeliyor. Yakın zamanda Fatma Turgut da yaptığı açıklamaları ile bu konuya dikkat çekmek durumunda kalmıştı.
Tiyatro Sahnelerinde Büyük Projelerin Devam Sıkıntısı…
2024’te tiyatro sahneleri de benzer sorunlardan nasibini aldı. Hayko Cepkin, rol aldığı Jekyll & Hyde müzikalinden, sosyal medya X hesabında yaptığı bir açıklama ile ayrıldığını duyurdu. Cepkin, projenin devamını getiren sorunlarla artık başa çıkamadığını belirtti. Bu durum, tiyatro ve müzik gibi sanat alanlarında büyük projelerin uzun soluklu olamayışını bir kez daha gözler önüne serdi. Oysa ki “Hisseli Harikalar Kumpanyası” ve “Lüküs Hayat” gibi eserler, dönemlerine damga vuran uzun soluklu müzikaller olarak hafızalarda yer etmişti.
Büyük projelerin devamı için daha fazla planlama ve disiplin gerekiyor. İyi projeler, ancak organizasyonel sorunları aştığında efsane haline gelebilir.
Frekanslar Kimindir? Apaçık Radyo’nun Pes Etmeyen Duruşu
Açık Radyo’nun karasal yayından çıkarılıp lisansının iptal edilmesi, 2024’te özgür yayıncılık adına yaşanan en çarpıcı olaylardan biriydi. Ancak pes etmeyen bu cesur ekip, internet üzerinden Apaçık Radyo olarak yayınlarına devam ediyor.
Toplumun malı olan frekansların, sansürü kolaylaştırmak adına belirli kurallarla kısıtlanması, sadece radyo yayınlarını değil, düşünce özgürlüğünü de tehdit ediyor. 90’lardaki özel radyoların kapatılması kararına gösterilen tepkinin, şimdiki iletişim çağında bile yakalanamaması ise düşüncülerimizi susturulmaya alıştığımızı gösteriyor.
Toplumsal Duyarlılıklar: Listenary, Lil Zey ve Aydilge Tartışması
Listenary, kadın bedenini aşağılayan şarkı sözlerine karşı #Dinlemiyoruz hareketini başlatarak 2024’te müzik dünyasına damga vuran bir tartışmanın fitilini ateşledi. Lil Zey’in kaba tepkisine ise Aydilge, kendi naif ama keskin üslubuyla cevap verdi. Sadece bir şarkının bile toplumsal etkiler yaratabileceği gerçeğini görmezden gelmek, gerilemenin temel nedenlerinden biri.
Bu tartışma, sanatçıların ve platformların toplumsal duyarlılıklara olan yaklaşımını yeniden düşünmeleri gerektiğini ortaya koyuyor.
Sahte İzleyiciler ve PR İllüzyonu
PR ile parlatılmış şarkıların etkisi, sahne gerçekliğine çok da yansımıyor. Günümüz sahnelerinde, kitlelerin şarkıları ezbere söylediği sanatçılar ile PR destekli izleyici kitlesinin farkı bariz bir şekilde hissediliyor. Yıl sonu değerlendirme yazımın bu alt başlığını da bubilet’in açıkladığı “2024 yılında en çok bilet satan müzisyenler listesi”ni yorum yapmadan yazımın sonuna iliştiriyorum. Ancak asıl yargıyı zaman verecek. Zira kalıcılık; hak edilmiş başarılarla mümkün.
Kaybettiklerimizden: İrfan Alış ve Kenan Yaşar
2024, yalnızca müzik ve edebiyat dünyasının değil, aynı zamanda dostlukların ve akıllarda yer eden hikâyelerin de büyük kayıplar verdiği bir yıl oldu. Bu yıl, sevdiğimiz ve hayranlık duyduğumuz sanatçıları yitirdik. Ancak İrfan Alış ve Kenan Yaşar’ın kaybı, benim için sadece bir sanatçının değil, aynı zamanda birer akıl hocası ve gerçek dostun eksikliği anlamına geldiği için tarifi mümkün olmayan bir hüzün ve derin bir boşluk bıraktı. Onların yokluğunu her an hissederken, öğretileri ve paylaştığımız anılar birer ışık gibi yolumu aydınlatmaya devam ediyor.
Kaybettiğimiz ve adını sayamadığım birçok değerli ismin de kalan miraslarını yaşatarak hatıralarını canlı tutmak ise tüm sanatseverlere düşüyor.
2025’e Umutla…
2024’ün karamsarlığa bulanık olayları, umarım 2025 için bir uyanış çağrısı olsun. Müzisyenlerden organizatörlere, izleyicilerden dijital müzik platformlarına kadar herkesin kendi üzerine düşen sorumlulukları daha bilinçle ele aldığı, kaliteli sanatın öne çıktığı bir yıl diliyorum.
Beyza Cumbul